Osmanlı devletinin son yıllarında Malatya ve Dersim Sancakları da buraya bağlanmış 1921'de bu iki sancakta Elazığ'dan ayrılmıştır. Sultan Abdulaziz'in tahta çıkışının 5. yılında Hacı Ahmed İzzet Paşa devrinde buraya tayin edilen Vali İsmail paşanın teklifi ile 1867 yılında "Mamurat ul -Aziz" adı verilmiştir. Fakat telaffuzu güç olduğundan halk arasında kısaca "ELAZİZ" olarak söylene gelmiştir. Atatürk'ün 1937 yılında şehre teşrifleri sırasında Atatürk'ün teklifi ile "Azık İli" anlamına gelen "ELAZIK" adı verilmiş, bu isim daha sonra "ELAZIĞ"a dönüşmüştür.
Harput’un güneydoğusunda ovaya egemen kayalar üzerindedir. İlk kez
Urartular döneminde yapıldığı sanılan kale, kayalara oyulmuş odalar,
basamaklar ve gizli yollardan oluşmaktadır. 1115’de Artukoğlu Belek’in
kaleyi almasından sonra, Dulkadiroğulları, Akkoyunlular ve Osmanlılar
döneminde çeşitli onarımlar görmüştür. Dörtgen planlı kalenin girişi,
doğuda Harput yönündedir. Yapı, dış kale ve iç kale olmak üzere iki
bölümlüdür. Yüksekliği yer yer değişmektedir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder