Günümüz Türkçe si ile Taş Kale anlamını taşımaktadır.
Harput'un; M.S. 1. asırdan 3. asra kadar, zaman zaman
Romalıların siyasi ve askeri nüfuzunda kaldığını görmekteyiz.
Ancak Romalıları Anadolu'dan çıkarmak için uzun ve çetin
mücadeleler yapan Pontus Kralı Mithradates devrinde ve ondan
sonraki zamanlarda el değiştirdiği de bilinmektedir. Bununla
beraber, Miladi 3. asırda, İmparator Dioclatianus zamanından
itibaren Harput bölgesi tamamen
Roma İmparatorluğuna bağlanmıştır.
Daha sonra Sasanilerle, Bizanslılar arasında devam eden harplerde
daima ihtilaf hududu olarak görülen ve kimi zaman
Sasanilerin, kimi zaman Bizanslıların hakimiyetine girerek el
değiştiren Harput'ta Bizans hakimiyetinin ilk devresi 7. asrın
ortalarına rastlar. Ancak Hz. Ömer zamanında Suriye ve Irak'ı
ele geçiren Arapların 7. asrın ortalarına doğru Harput ve
çevresini de zapt ettiklerini görüyoruz. Bu şekilde başlayan Arap
hakimiyeti, 10. asrın ortalarına kadar devam etmiştir.
Harput'ta, Romalılar devrinde olduğu gibi, Araplar devrinde de
etkin bir ize rastlanmamıştır. Bölge, daha çok Bizans ve Arap
siyasi ve askeri gücünün gövde gösterilerine sahne olmuştur.
Harput'un Bizanslıların hakimiyetine ikinci defa geçişi 10. asra
rastlar. Bizanslıların İslam alemine karşı giriştikleri büyük
seferlerin ilk hedefi daima Harput olmuştur. Nitekim, ilk
taarruzda Bizanslılar Harput'u ele geçirmişler ve burada bir
vilayet teşkilatı kurarak kaleleri tahkim etmişlerdir.
Bizans tarihinde Harput, bugünkü söyleyişe çok yakın olarak
"Harpote" diye geçmektedir. Aslında Harput bölgesi de "Mesopotamia"
olarak adlandırılmaktadır. Harput'ta Bizans hakimiyeti aşağı
yukarı 11. asrın sonuna kadar devam etmiştir.
Harput'un Türklerin Eline Geçişi :
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder